14 Aralık 2012 Cuma

Yaptım yine lise mantığı



Bizi üzerinden yıllar geçse de hala derinden etkileyen sözler ve onların yaşattığı  ezilmislikler vardır. Coguna hiçbir zaman bir anlam veremeyiz bir anda durduk yerde aklımıza gelir ve yüreğimizin bir kenarlarını sızım sızım sızlatır. kimbilir belki benlik saygımız o zaman düşmüştür de hala kalkamadigindan o işitilmis laf her başarısızlığımızda kulağımızda cinlamaktadir. 
'lise mantığı' ...evet yanlış okumadınız. Universite son sinifta ( ki bu zaman dilimi bile ne hissettigimi anlatir) üç kafadar odev hazirlamakta tutusmuslugumuzun zirvelerine emin adımlarla tırmanmaktayız. Tam o esnada elinde birseylerle gelen anne aramiza süzüldü ve yaptıklarımızı inceledi ve o iki kelimeyi soyleyerek bir anda bizi silkeledi! Elindekiler bizim annelerimizin odamiza ders çalışırken  getirdigi meyve cips türü seyler degildi makaleydi literaturdu ustelik ingilizceydi. O nasıl  bir anneydi!  O anneyse benim annem neydi! Biz nasil bir odev hazırlamıstık ki tamamen düzmeceydi? Babam böyle  pasta yapmayı nerden ögrenmisti gibi sorular o an üç kafadarin etrafindaki zihin suzgecini doldurmustu! Ama o elleri opulesi anne bizim ilk sıcacık  fırından cikmiscasina ingilizceye cevrilmis odevimizin yaraticisi olmustu! 
Bu iki kelimeyi işittiğim andan bu yana her olumsuz davranışımda içimdeki o titiz temiz becerikli eleştirel sesim bana bu iki kelimeyi fısıldar: yaptın yine lise mantığı!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder