13 Aralık 2012 Perşembe

Anneyim Elim Yanmaz Çalışıyorum Paslanmam

2006 yılından bu yana iş hayatı amacıyla tam olarak baba ocağından ayrı bulunmaktayım. Belki üniversitede kalır da havalı bir akademisyen olur yaşamım boyunca da hocalarımdan  ücretsiz terapi alır yaşar giderim diye yüksek lisans yaptım. Baktım makaleler okumakla literatür de taranmakla bitmez başka alanlara yöneldim. Gelirine göre beklenti yapıp bir yıl özelde çalışıp ordan da ilk fırsatta cuuuuuuuump devlete kapak attım..
İlk iş yerim sanki ilk ocağım ilk göz ağrım. İş kavramını orda tanıdım anladım. Masa başı işim oldu sandalyemden hiç kalkmadım köşe minderi sıfatı aldım. Üniversiteden yavuklum Cemoşumla evlendim ilk komşu gezmelerini, ev ziyaretlerini hatta ilk kabul günlerimi o zamanlar yaptım. Çok güldüm sık ağladım bir sürü dert yaptım kendime büyüdüm tayin istedim doğduğum topraklara bu sefer kolumda eşimle geldim. Buralar önceden hep dutluktu dedim O'na buraları gösterdim galiba biraz da sevdirdim. Alpayın yaşamımıza cumburlop şekilde gelmesi ama sanki hiç gelmeyecekmiş gibi zorlu ve hastane odalarında yatarak ve doğum izinlerimi harcayarak beni anneliğe seçmesi de en güzeli...
Ne anlatıyordum ben.. şimdi diyorum ki her saniye bebeğimle olmak isterken O evde beni özler ama anneannesiyle oynarken ben işte çalışmayı severken üretmek güzelken ama içim yanarken geçim derdi herkesin varken... anneyim ama elim yanmazken çalışıyorum kazanıyorum, elmamı kızartıyorum..Alpayım bunları büyüyünce bana haber vermeden oku!                               

                                                                                                             Seni seviyorum..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder