14 Aralık 2012 Cuma

KediMedi Farketmez

Hepimizin yasam icinde mutluluktan ağladığı sayısı bir kaçı geçmeyen anları vardır! İlk mutluluk gözyaşımı yaklaşık 10 yaşlarındayken, adeta bir satanist olabileceğini düşündüğüm annemin okul dönüşü beni evde yavru bir kediyle karşıladığında dökmüştüm. Babamla tüm cabalarımıza karsın evde kedi besleme fikri annemin hiç bir zaman hoşuna gitmedi! Bir kac girişim de eve gelen kedilerin  anneanne hatırası kahve fincanını kırması, babamın kediyi yıkama deneyimleri  gıbı nedenlerle olumsuz sonuçlanmıştı! Zamanı  gelip de baba ocağından ayrılıp kendi başımın çaresine bakmaya başladığım dönemlerde kedilerle sağlıklı ve güvenli bağlanmalar geliştirebildim! En ilginç olanı da kedilerle pek hasır nesir olmayan esimin eve yavru kedi getirmesi ve bunu da tam dostlarıma küçük bir canlı sevmek besleyip büyütmek istiyorum dediğim anda müjdelemesiydi!( o zamandan itibaren düşünce gücü, benzer frekanslar Quantum ilgi alanlarımı oluşturdu). Kediciği alıp eve getirmemiz sanki herşeyi değiştirdi. Fonda çalan Bob Marley de isim babamız oldu. Canım oğlum Alpayım dünyamıza gelene kadar kedimiz herşeyimiz oldu, yeri geldi O'na da anneannesi baktı, istemeden de olsa evini de açtı. Şimdi Marley doğduğu köyde iyi bir ailenin bahçesinde kalıyor. O'nun da yavrusu oldu, arada sırada ziyaretine gidebildim bazen rast geldim bazen de yetişemedim. Varlığını bilmek çok güzel Marley.
 Gelgelelim kedi sevmeyen pek çok hısım akrabam dostlarım var. Ben hayvan sevgisinin özellikle kedi sevgisinin anne ve babadan öğrenildiğine inanıyorum. Bebeklik döneminde hani olmaz ya bir kedi tarafından saldırıya uğramadıysanız ortamınızda bağrında yüreğinde kedi sevgisi pek olmayan insanlarla büyümüşsünüzdür. Kedileri görünce yolunuzu değiştirme ihtimaliniz onları tanımadıkça ve nankör oldukları safsatasına inandıkça artar. Kedilere sevgi, emek, barınak ve yiyecek verip onlardan karşılığında ne bekleyip de alamamış insan topluluklarımız varmış ki onlara nankör demiş.



 
 

Kedi köpek kuş böcek ayırmam. Hepsine gözüm gibi bakar kollarım. Onların da varlığını bilir, dünyanın onların da dünyası olduğunu, işgal kuvvetleri gibi onların yaşamını bizim zorlaştırdığımızı bilirim. Portakal kokulu oğlumun da benim gibi hayvanları böğrüne basarak sevmesini isterim. Başka türlü bir şeyler bunlar yoksa hep bir yanı farkında olmadan eksik yaşar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder