11 Haziran 2014 Çarşamba

bende kafa bu

sabah sabah çikolata çay ikilisi ve iş yerinde dinlediğim müzikler ayakları yere bir türlü basmayan boş beleş düşünceler havuzunda yüzen beni yine aldı götürdü buralardan.
zamanında izlediğim o kırmızı bisikletleriyle kapılara gazete dağıtan çocukların  'günaydın molly ' nidalarıya başlayan ve etrafta köpeklerini gezdiren beyaz saçlı teyze ve amcaların olduğu, çocukların frizbi oynadıkları ve aynı anda kolej montlu bir gencin basketbol sahasının içinden ve o tellerden bana baktığı ergen filmlerinin etkisinden neredeyse otuzuma ramak kalsa da kurtulamadığımı acaba bu filmlerin benim karakterimde nasıl etkisi olduğunu, çocuğuma bu filmleri izletsem mi izletmesem mi (sanki annemin bende nasıl bir etkisi oldu? sahi annemle mahallenin muhtarları baba evi  hatta itiraf edeyim kerem cem aşk oyununu bile izlemiş bir geçmişim var benim) diye düşündüm..
şu an bu saatlerde iki çocuğum turuncu renkli okul servisine bindi ve ben onlara el salladım, masanın üzerinde dergilerim var frenchli tırnaklarımla dergimi karıştırmak için koltuğa otururken kahvemi almak için masaya uzandım ve arkamdan kafama dolanmak suretiyle büyük oğlum günaydın diyerek bir öpücük kondurdu ve tostunu masadan alarak henüz uyarılarımı bile dinlemeden o kirli çantasıyla sokağa doğru fırladı. eeee sonrası da bildiğiniz gibi işte böyle yuvarlanıp gidiyorum birazdan arkadaşlarla Ginanın yerinde buluşacağız, erken buluşmamızın nedeni de bir arkadaşımızın bahçe partisi için konsept belirleyeceğiz. amannn böyle
eee siz nasılsınız bu arada...
işte arkadaşlar, siz sevgili yüzbinleri aşan okur kitlem bende kafa hala bu! aslında memnun da sayılırım, bu cuma medcezirin yayın saatinde isterseniz buluşalım...
 
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder